TUNALI ÇEŞME:))

Ahh şu dişler, tam da tatil zamanımızda zorladılar seni oğlum. Seni hiç bu kadar huysuz görmemiştim. Baban korkuyordu yaramazlık yapmandan..Ama ben hiç kondurmuyordum sana..Sakindir benim kuzum rahat rahat gider geliriz dedim ama ı ıhhh...Tatilimiz boyunca ağladın, az uyudun, çok huzursuzdun kısacası. Dişlerinden dolayı böyle olduğunu anladık, jel sürdük ama jel seni 1-2 saat rahatlatıyordu.
Aynı zamanda ek gıdaya geçiş zamanımıza da denk gelmesi tatilimizi epey zorladı. Sadece emmek istedin, doymadın, emdin, doymadınn emdinn...Yazarken bile yoruldum:))

Neler yaptık? Neler yapamadık?
28 Haziran Cumartesi sabahı erkenden(5.30)uyandık, geceden tüm eşyalarımızı hazırdı. Ben seni doyururken baban eşyalarımızı arabaya yerleştirdi. Senin mekanını hazırladı:)) Bir sürü oyuncak, oto koltuğun, çantan, uyuman için minder vs...Neredeyse bana oturmak için yer kalmamıştı :))
Yolculuğumuz çok güzel ve sakin geçti. Sık sık mola verdik. Mamalar yedik, sen karnın acıktıkça emdin, uykun geldikçe uyudun.
İzmir'e girdiğimizde artık sıkıldığını belli ettin. Aynı yerde sürekli kalmak kimi sıkmaz ki? Oldukça ağladın. Babanın dayısının oğlu İzmir'de yaşıyor, onlara uğradık.Fikret ve Gülden'in Ceren (1)ve Mert(2,5) adında iki bebeği var:) Sen onlarla oynayamayacak kadar miniksin henüz. Seneye üçünüz ne güzel oynarsınız kimbilir.

İzmir'den yaklaşık 1 saat sonra Çeşme'deydik, otelimiz çok güzeldi. Sana bebek yatağı verdiklerinde çok mutlu olduk, çünkü otel yetkilileri ile telefonda görüştüğümüzde bebek yataklarının başka müşterilerce kullanıldığını, farklı şekilde yardımcı olabileceklerini söylemişlerdi. Odamıza yerleştikten sonra akşam yemeği yemek ve biraz da gezmek için merkeze gittik. Gezerken babanın kucağında uyuyakaldın. Biz de rahatça yemeğimizi yedik. Otele döndük ve senin huzursuzlukların start verdi. (Eve dönene kadar) Odaya geldiğimizde uyandın ve çok zor uyudun. Gece sıkça uyandın. Ertesi sabah yine gergindin. Sen gerilince biz de gerildik. Durumun dişlerinden kaynaklandığının farkındaydık. Toplu halde daha fazla gerilmemek için eve dönmeye karar verdik. Tatilimizi bir süreliğine erteledik ama tatilden vazgeçmedik, en kısa zamanda yarım kalan deniz macerana kaldığımız yerden devam edeceğiz, denizden kurtuldum sanma, hiç kaçarı yok yüzdüreceğim seni:)))

TATİLİMİZ BAŞLIYOR...

14 Nisan'da işbaşı yapmıştım, ilk ay çok zor geçmişti, bir süre sonra bu düzene alıştım ama sabahları seni mıncıklamadan işe gelmek, süt sağmak, akşam yorgun argın sana yetemediğimi düşünmek...Hepsi zordu ama bu süreç de bitti.

Bugün öğle saatlerinden itibaren 19 Ağustos'a kadar birlikteyiz.

Bu gece tatil hazırlıkları ile geçecek. Yarın sabah Çeşme'ye doğru yola çıkacağız. Biraz tedirginim.

7-8 saatlik yolda neler yapacaksın bilemiyorum. Sık sık mola vereceğiz.

Nolur uslu ol bebeğim, uslu ol ki şu 2,5 ayın acısını güzelce çıkaralım:)

DİŞLERİMİZİN ACISI GİDEREK ARTIYOR.

Dün akşam farkettim ki dişlerinin acısı günden güne artıyor, eline aldığın herşeyle dişlerini kaşıyorsun, ama acını hafifletmeyince çok sinirleniyorsun.

Ben de acının yoğun olduğu saatlerde doktorumuzun da önerdiği, Sevinç Teyzenin verdiği jeli kullanıyorum. Hergün kullanmamak gerekiyor, epey etkili bir jel çünkü.

GEÇEN YIL, BU HAFTA...

19 Haziran Salı
Bugün Elif Teyzenin kına gecesi var. Seni eğlendirmeye götürücem yani bu gece
Söz fazla zıplamıcam..
Ama sen de güçlü ol tamam mı kuzum :)

3. AY BAŞLIYOR...

20 Haziran Çarşamba

Biz dayanamadık ve seni görmeye gittik bugün yine bu kez baban da vardı. Kalbinin sesini duyunca nasıl sevindi anlatamam. Seni bu kadar sevgiyle dinlemesi beni yine çok duygulandırdı. Napıcaksın sen bu anneyle be kuzum:) Bu arada dün gece o kadar zıpladım, oynadım..Sen maşallah çok iyiydin aferin benim kuzuma.

22 Haziran Cuma

Bu gece Hatice teyzen de kalacağız. Yarın gece Elif teyzen evlenecek..Ben de bir gece önceden İstanbul’da kalayım dedim..Laf aramızda seni şimdiden hepsi çok seviyor ve kolluyor. Yemekleri hep sana yapıyorlar, kıskanıyorum ona göre :) Hatice ve kardeşi Arzu çok güzel yemekler yaptı bize..Hepsi nefisti valla..Afiyet olsun kuzum:)

23 Haziran Cumartesi: Elif ve Doruk evleniyor..

Evet kuzum ilk düğünüm olacak bu seninle gittiğim..İlk kez seninle bir düğüne gideceğiz.
Baba gelemiyor bizimle..Olsun biz bol bol eğleneceğiz seninle.. Harika bir düğündü tatlım..Senin de düğününü yapacağımız aklıma geldi..
Şimdiden duygulandım :)

ADA SAHİLLERİNDE AĞLIYORUM...

24 HAZİRAN 2008 SALI

Evet bu güzel şarkının sözleri böyle değildi ama bize uyarlayınca tam oldu. Çünkü sen Ada'ya gittiğimiz gün ağlamak ve mızmızlanmak dışında pek de birşey yapmadın Tuna'cım..

Güne güzel başlamıştık aslında. Sabah çok neşeliydin. Babanla oynadın, güldün, kahkalar attın, sakince sütünü içtin. Yolda uyudun.

İskeleye geldiğimizde keyifsizce uyandın ve bu keyifsizlik tüm gü sürdü. Haklıydın aslında. Sabah 6-7 civarında uyanıp, karnını doyurup biraz oynadıktan sonraki 2-3 saatlik uykunu uyurdun, bugün bu düzen şaştı.Bu da seni gerdi. Üstüne bir de kalabalık ve gürültü ile emmek istemeyince uykusuzluğa açlık da eklendi.

Bir süre sonra da sürekli emmek istedin. Emiyorsun ama ardından ağlıyorsun, biberonu almıyorsun derken...Gülin Teyzen (yeni çalışma arkadaşlarımdan) seni uyutmayı başardı, hem de arabanda...Bir ilk yaşadık bugün. Ne güzel:)

Ama bu uyku sadece yarım saat sürdü. Neyseki keyifli uyandın.

Faytonla Ada turu yaptık, bu sırada biberondaki muhallebiyi bitirdin. Üstüne bir de beni emdin:) İştah fora bu aralar:)

Yemek vakti geldi, tabi anne için. Ama sen buna da izin vermedin bebeğim, ne yediğimi hatırlamıyorum bile diyebilirim. Yemedim desem daha doğru olacak aslında.

Belgin Teyzen (beden eğitmi öğretmenlerimizden) ve koordinatörüm Handan Teyzen sayesinde ben biraz atıştırdım. Sonra da ilk vapurla döndük.

Vapurda, omzumda bir yandan ağlayarak bir yandan da omzumu ısırmaya çalışarak dişlerini kaşıyordun, böylece uyudun. O halini görünce içim acıdı. Arabada uyumaya devam ettin.

Eve yaklaşırken uyandın, babanı görmedin ama sesini duyar duymaz neşelendin.

Bol bol dert anlattın ona:)Eve geldiğimizde cıbı cıbı yaptın, anne sütümüzü içtin. Biraz uyuman için seni yatağına bıraktık. Uykusuz bir günün ardından hemen uyudun. Baban seninle oynamayı çok istiyordu. Saat 18.00 gibi uyumuştun. 7 gibi uyanacağını düşündük ama sen uyanmadın...Sabak 7'ye kadar bir kez emmek için uyandın..Çok yoruldun çooook

Büyümek ne zor, değil mi minik kuzum. Biz gelişimini keyifle izlerken sen ne zorluklar yaşıyorsun aslında..

Uyu da büyü bebeğim...

İLK(!) DÖNÜŞÜN

18 HAZİRAN ÇARŞAMBA

Daha önce ilk dönüşünü kaçırdığımı ve bunu ilk gören olamadığım için üzüldüğümü yazmıştım ya. Bunu telafi etmek için fırıl fırıl dönüyorsun Tuna'cım. Artık heyecanlanmak yerine dizlerimin bağı çözülüyor, korkuyorum. Bazen altını değiştirirken, bazen oynarken yatakta peşpeşe dönüşlerinle yüreğim ağzıma geliyor. Seni yüksek yerlerde asla yalnız bırakmasak da, artık hareketlerin o kadar hızlı ki, ister istemez ürküyoruz. Dönüşlerin gece uykumuzu olumsuz etkilemeye başladı. Yüzüstü uyurken döndüğünde hemen uyanıp ağlıyorsun, sırtüstü uykun açılıyor çünkü..Bunu da aşarız umarım :)

Ne Zormuş Sana Şiir Yazmak Canım Oğlumm...

Doğumundan beri kelimeler hep beynimde, uçusup duruyorlar, bir türlü yerlerine konduramadım onları..

Senin için ne yazsam yerini bulamayacak, içimdekileri anlatamayacak hiç bir kelime...

Sana olan aşkım, korkularım, sensizliği düşündüğüm anda boğazımdaki düğümler..

Hiç bir sözcükle anlatılamayacak kadar özel...

Ama yerlerine oturuyor hergün bu masalın kahramanları...

Çok yakında oğluşum, sana bırakabileceğim en güzel şey...

Senin şiirin..

Seni seviyorum bebeğim...

ÇENESİ DÜŞÜK OĞLUM