RSS

Grip Salgını ve Özlem...Seni Çoook Özledimm Tuniş'im...


Salı gecesinden beri görmüyorum seni...O gece de uzaktan uzağa bakıştık, uyumadan önce "kucuk kucuk" yapamadık. Bu işi babanla yaptın...

Kırıklığım ve hafif öksürüğüm seni de beni de etkilemez inşallah derken, ben çarşamba sabahına gümbür gümbür bik öksürükle başladım...

İşe araba ile gittim, olacaklardan haberli gibi..Okula zor vardım diyebilirim, yoldaki öksürük nöbetleri beni mahvetti..

Vardığımda revirin kapısına attım kendimi, hala aklım bir avuç kadar kalan öğrencilerime de bulaştırmamak adına maskedeydi. "Maske almalıyım, çok öksürüyorum" kötü bir öksürük krizinin ardından gelen kusma ile sona erdi. İşyeri Hekim'i tarafından yapılan muayene, sınıfımda 2 gündür devamsızlığı olan 15 öğrencinin durumları göz önüne alınarak malum grip salgınından nasiplendiğimle sonuçlandı.

Karar açıklandı: Şiddetli öksürük ve boğaz enfeksiyonu da eklendiği için antibiyotik, grip tedavisi peşi sıra...
3 gün yatak istirahati
5 gün eş yok bebiş yok...

Tamam dedim, boğazım düğümlenerek..Nasıl yani Tuna'sız 5 gün..Babamın vefatında 2 gün dayanabilmiştim..Diğer günler de pek göremedim yaa...Sabah ve akşam görüyordum sadece...

Neyse, emir büyük yerden tabi ki sözünü dinleyeceğim doktorumuzun..Arabaya bindim..Evimin yolunu tuttum..Araba kullanmamı zorlaştıran bir göğüs ağrısı ve ardı arkası kesilmeyen öksürük nöbetleri ile yolu zar zor tamamladım..Dile kolay 70 km..Eve girmeden zorlukla bulduğum ilaçlar için 3 eczane gezdim. İlaçları buldum ama maske bulamadım bu kez..

Eve geldim, hemen ellerimi yüzümü güzelce sabunlayıp, temiz giysiler giydim. Kendime başka bir odada yatak hazırladım, ilaçlarımı aldım ve yattım. "Hammannen" "çorba da yapamazsın sen şimdi, ben babanla yollarım" dedi ama o kadar dadeğil, biraz dinlenip bir çorba yaparım dedim ama...

Bu nasıl bir ağrı, her zerren ağırır mı? Tırnakların zonklar mı acıdan, öksürükten öksüremeyecek duruma gelir mi insan...Bu nasıl bir gripmiş Allah'ım! Biraz özlem, biraz ağrı, biraz da sinir bozukluğu ile koyuverdim bir tutam gözyaşını.Sonra uyumak mı halsizlik mi bilemediğim bir halde sızmışımm...Ne ilaç, ne su, ne çorbaa..Elim kalkmıyor ki...Cücüm eve geldi, o ne hal...Süperkadın yatağa serilmiş..kolu kanadı kalkmıyor..Hemen bir ilkyardım, ilaçlar, çaylar, çorbalar, daha neler neler...Ama maske şart + yaklaşma yasağı da tabi..

Cücüm, minik aşkın yanına gitti..Telefonda ses dinletmeler, zırlamalar (bizzat ben, Tunişin keyfi gayet yerinde)

Minik aşkım "hammannesi" ile kaldı, cücüm de kolu kırık kuşlar gibi döndü eve.."Herşey onun sağlığı için" diyerek...