RSS

7 Yıl Önceydi...

Evet bugün bizim evlilik yıldönümümüz. Sen doğduğundan beri seni sadece 2 kez babaannene bırakıp dışarı çıkmıştık. Birinde düğüne gitmiştik, diğerinde Pelin Yengen ve Bülent Amcan ile yemeğe çıkmıştık. Bu akşam 3. başbaşa kalışımızda 2,5 yıldır çok özlediğimiz sinema keyfi yaptık babanla.

Yedi yıldır acı tatlı çooook güzel günlerimiz oldu. Sevgimizi hiç birşey yıpratamadı. En güzeli de senin gibi güzel bir evlat verdi bu evlilik bize. Seni huzurla sağlıkla büyütebilmek için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Nice güzel yıllara, seninle, huzurla...

21-22 Temmuz; Tuna Ankara'yı Fethetti

En son sen karnımdayken, 5 aylık hamileyken gitmiştim Ankara'ya Diloşumda kalmıştım. Tokat'a kadar gidip tezimi, Öğretmenlik Sempozyumu'nda sunup Ankara'ya geçmiştim. Onca yolu 5 aylık hamileyken nasıl göze almışım, şaşıyorum şimdi. Odun kadar olan ayaklarıma girmeyen ayakkabı ile yol bir türlü bitmemişti. Ankara'ya Dilek'in evine varır varmaz sen kıpırdamaya başlayınca derin bir oh çekmiştim. Sen iyiyiydin...Gerisi boş!
Çok güzel bir 3 gün geçirmiştik Diloşum ile...
Yıllardır bugünün hayalini kurup yeniden Ankara'da birlikte zaman geçirmeyi sadece hayal ediyordum. Çünkü artık minik bir kuzum vardı...Baktım ki sen artık büyüdün ve bize yolculuklarda sorun çıkarmıyorsun, Dilek Teyzen'in doktor kontrolüne gideceğini duyunca birlikte gitmeye karar verdik.

Salı gecesi Dilek bizde kaldı. ÇArşamba günü sabah 8 otobüsü ile Ankara'ya gitmek üzere yola çıktık. Sabah zor uyandın, çünkü gece bir türlü uyuyamadın, uyuduğunda saat 1!e geliyordu. Sabah 7:30 da uyandırılınca çok zorladın bizi. Ama otobüste çok güzel zaman geçirdin. Filmler ve müzikler ve Diloş sağolsun...Dinlenme tesisi tam sana göreydi. Hemen bir arabaya atladın ve başladın sürmeye :)

AŞTİ'den Beşevler'e giderken kullandığımız Ankaray'a hayran kaldın. Ordan hiç çıkmak istemedin ama çok acıkmıştık. Önce Bahçeli Evler 7. Cadde'de karnımızı doyurduk. Ordan Kızılay'a gidip, Güven Park'ta eğlendik.Güvercinleri kovalamak çok hoşuna gitti. Dilek de bu arada el bileği ile ilgili sonuçlarını hastaneye götürmek için Hacettepe'ye gitti. Aslında biz Tunalı'ya doğru gidip Karum'da buluşacaktık Diloş ile ama sonuçlarda çeşitli kistlerden bahsedildiğini öğrendiğimde arkadaşımın yanında olmalıyım ve doktora da beraber gitmeliyiz diye düşündüm. Diloş doktora giderken bizi taksi ile aldı ve Cinnah'a geçtik.

Doktorun kliniğinde minik bir çocuk köşesi olduğu için çok eğlendin. Ama öğlen uykusu uyuyamadığın için gece de az uyuduğun için gözlerin iyice baygınlaştı. Dönüş yolunda uyumanı dilemekten başka çarem yoktu. Uzun bir süre bekledik. Ben de Diloş da endişeliydi. Ama çıkışta iyi haber aldık. Kİst veya kötü bir durum yoktu. Ama ameliyat edilmesi gereken bir yırtık vardı. Bir süre sonra ameliyat olacak Diloşum:(

Yine de güzel haberler aldığımız için mutluyduk. Doktordan Kuğulu PArk'a geçtik. Buraya bayıldın.




Tuna Kuğulu Parkta
Yükleyen incip. - İnsan, aile ve arkadaş videolarını keşfedin.


Dilek ile kuğuları besledin, bir kendine bir kuğulara :) Eee biz de acıktık tabii...ğrencilik hayatımızın vazgeçilmez mekanı Kebap 49'da nostalji yapmak tarif edilemez duygular yaşattı bana...Beni tanıyanlar bilir Ankara benim için vazgeçilmez bir şehirdir. Ankara'da yaşamayı çok istemiştim ama kısmet İzmit ve İstanbul'daymış :)Yoksa Cücüm ile nasıl tanışacaktım ve sen nasıl dünyaya gelecektin.

Ama Ankara'dan bana kalan en güzel şey de hala devam eden dostluk..Diloşumun dostluğu...İyi ki varsın canım dostum...

Tatil Videolarımız


TunaSuKaydırağında
Yükleyen incip. - Daha fazla komik video için tıkla.


tunasarkısöylüyor
Yükleyen incip. - Diğer komik videolarını izle.

Tatildeyimmmmmmmm...


5-10 Temmuz rüya gibi, aynı zamanda su gibi çabucak geçti. İşte güzel tatilimizden kareler. Seninle dopdolu geçen günlerim nedeni ile ancak düzenleyebildiğim fotolara, zamanım olan bir günde ekleyeceğim yazılar da eşlik edecek. (İnşallah :))


Ve ediyor sonunda:
Geçen yıl uçaKla ilK yolculuğunu yapmıştın. Zor bir yolculuKtu geçen yılKi. Hem benim paniK halim, hem senin basınçtan etKilenmen nedeni ile "bir daha asla ucağa binmem." demiştim ama baban sürpriz yaparaK, nisanda uçaK biletimizi almıştı.

Bir yılda iKimiz de çoK büyümüş olacağız Ki, sorunsuz ve çoK keyifli bir uçuştan sonra, İzmir'e vardıK. AKtarma aracı ile Kısa sürede tesise vardıK.
Tesisi tavsiye edilme oranlarına ve yorumlara göre tercih etmiştiK. Sitedei fotoğraflarından da etilenmişti. Tahminimizin üzerinde çıKtığı için çok mutlu olduK. Hemen deniz-havuz-kum-güneş keyfi için hazırlandık. Çocuklar için ayrı bir bölüm vardı. Kids Cluba, havuz ve oyuncaklar bir yerde toplanmıştı. Bu bölümün üst katında manzarasına aşık olduğum Panaromik havuz vardı. Orada da yüzmekten keyif aldın. Tabi bez derdimiz kalmadığı için her havuza girebildin. Ama en favorisi, akydıraklı şelaleli bu havuzdu. Aqua bölümüne yakın olduğu için gözüne kestirdiğin "Renkli Boruları" da tanıdın ilk gün :)


Bu panaromik havuzda tatilin en başından beri çektirmeyi planladığım fotoğraf, son güne kalınca, son gün de sert esen karayel yüzünden havuza girmeyi reddedince sadece boş havuzu çekebildim. Neyse ki bu güzel havuzda bol bol yüzebildik :)Odalarımızın tam karşısında restoranın yanındaki bu kocaman çim alan da, yemek öncesi ve sonrası Bartu ile zaman geçirmekten en çok keyif aldığınız yer oldu. Sonrasında da mini yürüyüşümüzü yapıp, otele geri dönüyorduk.



İtalyan Restoranında yemek yediğimiz son gece, önce Bartu'yu bulamayan sonra da senin kaybolduğunu sanan garson amca bizi biraz panikletti. Bartu arka bölümde oyun oynuyordu, sen de benimle odaya gelmiştin aslında :)Havuzları kadar yeşil alanı ve çarşaf gibi ılık denizi ile de çok beğendik tesisi..Sık sık makinama atlayıp elimden alan sen, bu tatilde modelim oldun ve seni fotoğralamama izin verdin. Zoraki gülümsemen ise çok komikti :)

Son gün kahvaltı sonrası tesiste yürüyüş yaptık transfer aracını beklerken. Ben de bol bol fotoğraf çektim. Aşağıdaki fotoğraflardan sonuncusu, makinamının denklanşör butonu açılıp içindeki yay fırlamadan önce çekebildiğim son foto oldu. Kahraman baban yayı değil ama açılan kapağı onca yaprak, çiçek böcek arasından buldu. Kapağı taktık ama odaklama yapamıyor canım makinam. Yarın Ankara'ya gidiyoruz seninle, orada iyi bir servis olduğunu duydum ve canım amkinamın düzelmesini umut ediyorum.

Bir tatil de böylece bitti. Tatilden bize kalanlar:

1- Kolluklar yüzmeye alıştın, son günlerde korksan da ben olmadan ve seni tutmadan yüzebildin.
2- Açık büfeden çok etkilendin. Eve döndüğümüzde "Hem pilav hem makarna istiyorum, yemekten sonra da GİDİP(!) pasta alalım" dedin :) Nerdeyse bu pastalar?
3- Bartu ile güzelce oynadın, daha önceki gibi hırçınlıklarınız olmadı.
4- İlk kez büyük kaydıraklardan kaydın, tabi babanla. İlkini çok sevdin. 2. sinden babanın dengesi bozulup sağa sola yalpalayınca sen de korktun. Bakınız--> videolar :)
5- Canım makinamı bozdum tatilin son günü. İyileşecek eminim :)
6-Büyümenin verdiği avantajlar da dezavantajlar da vardı. Geçen yıl aklın ermediği için oraya buraya gidelim diye tutturamazdın. Bir de pusetinde ya da şezlongda uyurdun. Bu yıl onca yorulmaya rağmen gecenin 10'unda "şimdi ne yapıyoruz" diyebilecek kadar enerjiktin :)

Tatil İçin Hazırlık Listemizi Güncelleyelim

Geçen yıl şu listeyi hazırlamıştım ve hiç bir eksiğimiz olmadan gidip gelmiştik.
Biraz güncelleyelim, yaşına göre :)

Beslenme:
Su matarası
Mini Süt(200ml)
Deniz:
Coppertone 50 Faktör Güneş Kremi
Basices Cream (Güneş Sonrası Nemlendirici)
Bephanten Merhem
Uzun Kollu beyaz t-shirtler
Şapka
Mayo
Şişme Yelek
Havlu-Bornoz
Kova Kürek Seti
Su Oyuncakların
Plaj terliği
Banyo-Bakım:
Şampuan
Sabun
Havlu
Tırnak Makası
İlaç:
Ateş Ölçer
Silverdin (Yanık Kremi)
Tonimer baby
Calpol (Ağrı Kesici)
Zyrtec (Alerji Damlası)
Baticon
Uyku:
Klima olduğu için,
Uzun kollu bodyler
Uzun eşofman altı
Çorap
Pike
Sahilde kullanabileceğimmiz ince battaniye
Yastık

Şort, t-shirt ve booooolca külot :)

Serin akşamlar için bir de kapşonlu ince hırka alınabilir.
Uçakta Yanımızda Olcak Çantada;
Su
Pipetli süt
Sakız
Islak Mendil
Araba
Külot-Şort

Fotoğraf makinamız, pil ve pil şarj aleti de unutulmamalı.)

Tatile Gidelim Anneeeeee...

Son br haftadır evdeki konuşmalardan sen de etkilendin tabii. Sürekli uçak ve tatil konuşulunca, buldun deniz yeleğini giyip tutturdun "Hadi ama gidelim artık tatile..."

Al benden de o kadar kuzum..Hadi gidelim, hatta mümkünse hiç dönmeyelim. Ben bulaşıkları bile yıkarım yanii :)

Kilodumuzun kusuruna bakmayın :) WC sonrası acele ile giyilmiş yelek fotosu bu oluyor. Tanıştırayım :)

Nostalji

Şu sıralar eski resimlerine bakıp, bebeklik videolarını izliyoruz. Sen de bize katılıp özellikle emdiğin dönemin videolarını açmam için baskı yapıyorsun bana :) Eee, pek meraklıyız şu sıra meme ve pipiye karşı...

Ben de resimlerinden derleme yaptım :) Ne kadar çabuk geçiyor zaman...Ne kadar çabuk büyüyorsun güzel oğlum...

Allah Korusun Oğlum!!!

Konuşmanın düzgünlüğü kibarlığı ile kreş adaylarımızı gezerken öğretmenlerden epey övgü almıştın. Teşekkür ederim, özür dilerim, lütfen, afiyet olsun gibi söz gruplarını çok güzel ve yerinde kullanman bizi de çok mutlu ediyor.

Evde olduğumuz için o kadar sık duyuyoruz ki bu konuşmalarını, hayranlığımız da artıyor sana karşı...

Eeee..Bir de şu sıra bizi güldüren ve şaşırtan konuşmaların oluyor. İşte bazıları...

Anne rimel sürerken Tuna sorar:
"Annecim, o ne, bana da verir misin?"
"Sana veremem, bunu sadece kızlar kullanabilir. Ama istersen baba sana traş köpüğü sürebilir."
"Lütfen, azıcık süreyim annecim"
"Hayır oğlum!"
"Ben büyüyünce kız olucam, rimel sürücem."
"Allah korusunnn oğlum"
"Allah korumasın, Allah bana rime versin, sen vermiyosun yaa, onun için"

:))))


Anne tatil hazırlığında, ütü yapar. Tuna panikle annesinin yanına gelir:
"Annecim, ütüyü elleme, çooook sıcak yanarsın, sen yanarsan ben ağlarım."
"Sen neden ağlıyorsun Tuna'cım, ben ağlarım yanarsam."
"Sen yanarsan, ben de sensiz kalamam ki, o yüzden ağlarım"

:(( (Gözlerimi dolduran bir dialogtu.)

Tuna 22:00'de uyur. yorgun annesi de laptopunu almış, yatağına uzanmışken, iki minik ayağın pıtırtısını duyar. Bir bakar Tuniş odanın kapısında:

"Anneeee, sor bi neden geldin sen diyee"
"Neden geldin Tunacım? "
"Sen çok güzelsin yaa, seni izlemek için geldim"


Ayyyyyyy :))) bu çocuk çok mu çapkın olacak ne?

Evim Evim, Güzel Evim...

Evde olmak, üniversiteden mezun olduktan sonra istemediğim tek şeydi. Çalışıp ayaklarımın üstünde durmalıydım, sosyalleşmeliydim.

Rahmetli babacığım, ilk iş görüşmemden döndüğümde, "Maaşından 100 TL fazla vereyim, çalışma kızım, yorma kendini" demişti. Ah ahhh :) Şimdiki aklım olsa asla geri çevirmezdim. Gezer tozar keyfime bakardım.

Şimdi öyle teklifte bulunan da yok kiii :)

Neyse, ilk tatil günümüz senin sakinliğin ve şirinliğinle daha bir keyifli hale geldi. Dopdolu bir tatil planladım senin için. Hiç boşumuz yok.

Sana kreş düzeni oluşturup, keyifli bir tatil yaşatmayı ve şimdiye dek kuramadığımız günlük düzeni kurmayı amaçlıyorum.

İlk günümüzün yarısında düzenimize maşallah diyelim. Düzenimiz ve etkinliklerimiz şöyle:

8:00'de GÜNAYDIN!
8-9 arası ailecek yatak keyfi+TV'de Teletubies izleme+ kahvaltı hazırlama
9'da kahvaltı
10'a kadar serbest oyun (babanla güreşme ve arabalarla oynamayı tercih ettin bugün)
10:00-10:30 arası kalıplarla şekil çizme+kuru boya ile resim yapma etkinliği
10:30-11:30 arası balkonda su ile oynama, havuz keyfi
11:30-12:00 TV izleme (Jay Jay ve TRT Çocuk)
12'de öğle yemeği
12:30'dan sonra öğlen uykusu
15'ten sonra serbest oyun
16:00'da parmak boyası-kalıplarla boyama
17:00'de ara öğün(yoğurt/ayran/cacık/süt+kek ya da börek)
18.00-19:00 arası eğitim zamanı(sayılar-şekillerle ilgili oyunlar)
19:00-21:00 Parkta oyun+sahilde yürüyüş+akşam yemeği
21-22 civarı eve dönüş, banyo + uyku

Bu düzen hem eğlenmeni hem de yorulmanı sağladı. Ne mızmızlık yaptın, ne de koltuğa yapıştın. Uyku saatimize geçişi kolaylaştıran şeyleden biri de güneşliğine iğnelediğim kocaman koyu renkli çarşafımızın sağladığı loş oda ambiyansı :))

Odam ne güzel deyip sorunsuzca yatağına girdin:)
Diğer 50 günümüzün de böyle kolay ve keyifli veeee sağlıklı geçmesini diliyorum...