RSS

Tatildeyimmmmmmmm...


5-10 Temmuz rüya gibi, aynı zamanda su gibi çabucak geçti. İşte güzel tatilimizden kareler. Seninle dopdolu geçen günlerim nedeni ile ancak düzenleyebildiğim fotolara, zamanım olan bir günde ekleyeceğim yazılar da eşlik edecek. (İnşallah :))


Ve ediyor sonunda:
Geçen yıl uçaKla ilK yolculuğunu yapmıştın. Zor bir yolculuKtu geçen yılKi. Hem benim paniK halim, hem senin basınçtan etKilenmen nedeni ile "bir daha asla ucağa binmem." demiştim ama baban sürpriz yaparaK, nisanda uçaK biletimizi almıştı.

Bir yılda iKimiz de çoK büyümüş olacağız Ki, sorunsuz ve çoK keyifli bir uçuştan sonra, İzmir'e vardıK. AKtarma aracı ile Kısa sürede tesise vardıK.
Tesisi tavsiye edilme oranlarına ve yorumlara göre tercih etmiştiK. Sitedei fotoğraflarından da etilenmişti. Tahminimizin üzerinde çıKtığı için çok mutlu olduK. Hemen deniz-havuz-kum-güneş keyfi için hazırlandık. Çocuklar için ayrı bir bölüm vardı. Kids Cluba, havuz ve oyuncaklar bir yerde toplanmıştı. Bu bölümün üst katında manzarasına aşık olduğum Panaromik havuz vardı. Orada da yüzmekten keyif aldın. Tabi bez derdimiz kalmadığı için her havuza girebildin. Ama en favorisi, akydıraklı şelaleli bu havuzdu. Aqua bölümüne yakın olduğu için gözüne kestirdiğin "Renkli Boruları" da tanıdın ilk gün :)


Bu panaromik havuzda tatilin en başından beri çektirmeyi planladığım fotoğraf, son güne kalınca, son gün de sert esen karayel yüzünden havuza girmeyi reddedince sadece boş havuzu çekebildim. Neyse ki bu güzel havuzda bol bol yüzebildik :)Odalarımızın tam karşısında restoranın yanındaki bu kocaman çim alan da, yemek öncesi ve sonrası Bartu ile zaman geçirmekten en çok keyif aldığınız yer oldu. Sonrasında da mini yürüyüşümüzü yapıp, otele geri dönüyorduk.



İtalyan Restoranında yemek yediğimiz son gece, önce Bartu'yu bulamayan sonra da senin kaybolduğunu sanan garson amca bizi biraz panikletti. Bartu arka bölümde oyun oynuyordu, sen de benimle odaya gelmiştin aslında :)Havuzları kadar yeşil alanı ve çarşaf gibi ılık denizi ile de çok beğendik tesisi..Sık sık makinama atlayıp elimden alan sen, bu tatilde modelim oldun ve seni fotoğralamama izin verdin. Zoraki gülümsemen ise çok komikti :)

Son gün kahvaltı sonrası tesiste yürüyüş yaptık transfer aracını beklerken. Ben de bol bol fotoğraf çektim. Aşağıdaki fotoğraflardan sonuncusu, makinamının denklanşör butonu açılıp içindeki yay fırlamadan önce çekebildiğim son foto oldu. Kahraman baban yayı değil ama açılan kapağı onca yaprak, çiçek böcek arasından buldu. Kapağı taktık ama odaklama yapamıyor canım makinam. Yarın Ankara'ya gidiyoruz seninle, orada iyi bir servis olduğunu duydum ve canım amkinamın düzelmesini umut ediyorum.

Bir tatil de böylece bitti. Tatilden bize kalanlar:

1- Kolluklar yüzmeye alıştın, son günlerde korksan da ben olmadan ve seni tutmadan yüzebildin.
2- Açık büfeden çok etkilendin. Eve döndüğümüzde "Hem pilav hem makarna istiyorum, yemekten sonra da GİDİP(!) pasta alalım" dedin :) Nerdeyse bu pastalar?
3- Bartu ile güzelce oynadın, daha önceki gibi hırçınlıklarınız olmadı.
4- İlk kez büyük kaydıraklardan kaydın, tabi babanla. İlkini çok sevdin. 2. sinden babanın dengesi bozulup sağa sola yalpalayınca sen de korktun. Bakınız--> videolar :)
5- Canım makinamı bozdum tatilin son günü. İyileşecek eminim :)
6-Büyümenin verdiği avantajlar da dezavantajlar da vardı. Geçen yıl aklın ermediği için oraya buraya gidelim diye tutturamazdın. Bir de pusetinde ya da şezlongda uyurdun. Bu yıl onca yorulmaya rağmen gecenin 10'unda "şimdi ne yapıyoruz" diyebilecek kadar enerjiktin :)